Hükümet karşıtı gösterilerin oldukça şiddetli bir şekilde devam ettiği Libya’da yaşanan katliamlar gün geçtikçe artıyor. Konuya ilişkin uluslararası endişelerin başında ise Birleşmiş Milletler geliyor. (Associated Press)
Tunus, Mısır ve Cezayir’den sonra hükümet karşıtı gösterilerin baş gösterdiği bir diğer ülke olan Libya’da sular durulmuyor. Kaddafi yönetiminin göstericilere yönelik uyguladığı şiddet gün geçtikçe artıyor. Bu güne kadar yaşanan olaylarda ölenlerin sayısı 1000’lerle ifade edilirken, can kayıplarına yönelik resmi rakamlara ulaşmak olanaksız gözüküyor. Yaşanan şiddet olaylarına ve halka karşı uygulanan aşırı güce karşı ise uluslararası kamuoyundan tepkiler gelmeye devam ediyor. Buna örnek olarak Birleşmiş Milletlerden gelen açıklamalar gösterilebilir. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi, Libya’nın konsey üyeliğini askıya almak için toplandı. Toplantı sonrası yapılan açıklamada; karar tasarısında, Libya’da sivilleri hedefleyen silahlı saldırıların da aralarında bulunduğu insan haklarına yönelik sistematik ihlallerin kınandığı belirtildi. Buna ek olarak ülkede; Kaddafi yanlısı güçler, başkent çevresinde hala hükümetin kontrolündeki küçük alanı genişletme çabasında oldukları, bu amaçla da Trablus yakınlarındaki kentlerle kasabalara saldırılar düzenledikleri belirtiliyor. Bölgedeki en şiddetli çatışmalar ise, Trablus’un yaklaşık 50 kilometre batısındaki Zaviye kentinde yaşanıyor. 
Somali
Somali’de Afrika Birliği Barış Koruma Birlikleri ile isyancı gruplar arasında yaşanan devam ediyor. (Reuters)
Somali’nin Mogadishu kentinde, Afrika Birliği Görev Gücü ile isyancı gruplar arasında yaşanan çatışmalar gün geçtikçe etkisini ve şiddetini artırmaktadır. Dün yaşanan çatışmalarda beş Afrika Birliği askerinin öldüğünün açıklanmasının ardından, gözler bir kez daha ülkeye çevrildi. Ülkeden gelen haberlere göre; sayıları oldukça fazla olan isyancı gruplar, Mogadishu kentinde pek çok noktada Afrika Birliği askerlerini bozguna uğratarak kontrolü ele geçirmişlerdir. Bunun üzerine Somali hükümeti ile Afrika Birliği yetkilileri arasında, ülkedeki asker sayısının artırılmasına yönelik görüşmeler başlamıştır. 8000 Afrika Birliği askerinin daha görevlendirilmesi beklenen ülkede, çatışmaların ne yönde evirileceği ise merak konusudur.
Fildişi Sahili
Fildişi Sahili’nde geçtiğimiz aylarda gerçekleştirilen Başkanlık seçimlerinden sonra meydana gelen sorun devam ediyor. Seçimleri kazandığı uluslararası kuruluşlarca onaylanan Alassane Ouattara, görevi Laurent Gbagbo’dan devralmak için girişimlerine hız kazandırdı. (AFP)
Fildişi Sahili’nde geçtiğimiz aylarda gerçekleşen Başkanlık seçimleri sonucunda ülkede önemli bir istikrarsızlık ve bilinmezlik ortamı oluşmuştu. Seçimleri kazandığı uluslararası kuruluşlarca da onaylanan Alassane Ouattara, soruna dahil olan pek çok uluslararası kuruluşa rağmen, görevi Laurent Gbagbo’dan devralamamıştı. Bunun sonucunda yaşanan kaos ortamı halen etkisini artırmaya devam ediyor. Ülkeden gelen son haberlere göre; kendilerine ‘ Görünmez Komandolar’ adı veren bir grup Ouattara yandaşı, ülkenin çeşitli bölgelerinde eylemler düzenlemeye başladılar. Bu grubun hafta başından beri düzenlediği eylemlerde, 27 polis memurunun ve pek çok Gbagbo yandaşının hayatını kaybettiği belirtiliyor. Bu olaylar üzerine açıklamalarda bulunan Ouattara’nın sözcüsü; “ bu komandolar ile herhangi bir bağımız yok. Bu tamamen gönüllü bir harekettir. Biz sorunun kansız bir şekilde çözülme taraftarıyız.” ifadelerini kullanmıştır.
Hükümet karşıtı gösterilerin oldukça şiddetli bir şekilde devam ettiği Libya’da olası bir iç savaş yaşanması riski gün geçtikçe artıyor. Göstericilere karşılık vermek için sokaklara çıkan Kaddafi yandaşları ile protestocular arasında çatışmalar yaşanıyor. (Reuters)
Libya’da geçtiğimiz günlerde başlayan ve Devlet Başkanı Muammer Kaddafi yönetiminin sonlandırılmasının amaçlandığı gösterilerde şiddet her geçen gün artıyor. Göstericilere olayların başladığı günden itibaren aşırı güç kullanan Libya silahlı kuvvetlerine ek olarak, şimdi de Kaddafi yandaşlarının sokaklara çıkarak, protestocularla çatışmaya başladığı haberleri geliyor. Bu güne kadar gerçekleşen çatışmalarda yaklaşık olarak 500 kişinin hayatını kaybettiği belirtilirken, bu sayının gerçekte binlerle ifade edilebileceği vurgulanıyor. Bu duruma yönelik uluslararası tepkiler gelmeye de devam ediyor. Son olarak konu hakkında açıklamalarda bulunan ABD Başkanı Barack Obama; “ Libya’da yaşanan şiddet olayları kabul edilemez. Halkın bir bütün olup sorunlarını dile getirmesi gerekiyor. Bizde bu konuda uygulayacağımız yaptırımlar üzerinde duruyoruz.” ifadelerini kullanmıştır. Buna ek olarak ülkeden Türk vatandaşlarının tahliyesi de devam etmektedir. Dün akşam saatlerinde 1500 Türk kökenli vatandaşı taşıyan gemi Marmaris’e ulaşmıştır.
Libya’da devam etmekte olan gösteri ve çatışmalarda hükümet güçleri her ne kadar aşırı şiddet uygulasalar da, ülkenin bazı bölgelerinde göstericiler bağımsızlık kutlamalarına başladılar. (Associated Press)
Libya’da devam etmekte olan halk hareketleri ve çatışmalar neredeyse Kaddafi yandaşları ile karşıtları arasında bir iç savaşa dönüşme arifesine gelmiştir. Yaşanan çatışmalar sonucu ülkenin bazı bölgelerinde üstün gelen göstericiler ise bağımsızlık kutlamalarına başlamışlardır. Bu bölgelerin başında ise, ülkenin Doğusunda bulunan sahil kenti olan Tobruk gelmektedir. Tobruk’ta binlerce gösterici Kaddafi yönetimini yenmenin ve şehirde sağlanan başarının etkisiyle kutlamalara başlamışlardır. Şehir sokaklarında sloganlar atan, havaya ateş açan ve çeşitli merkezlerde kutlamalar yapan göstericiler dikkat çekmiştir. Bu göstericilerden gelen açıklamalarda; “ Libya’nın Doğu bölümlerinde güvenlik güçleri halk ile birlikte hareket etmektedir. Bu nedenle Tobruk artık bizim egemenlik alanımızdır. Eğer Kaddafi yönetimi bize saldırırsa biz burada hazır durumdayız. Bizimle işbirliği yapan ordu sayesinde elimizde yeterli mühimmat ve ağır silahlarda bulunmaktadır.” ifadeleri vurgulanmıştır.
Bostvana-Zimbabve
Afrika ülkelerinin ekonomik anlamda gelişme ve kalkınma için yürüttükleri çalışmalar devam etmektedir. Kıta dışı ülkeler ile yapılan işbirliklerine ek olarak, kıta içi ülkeler arasında kurulan ortaklıklar da dikkat çekiyor. (AFP)
Afrika ülkelerinin ekonomik olarak gelişmesi ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması adına yapılan çalışmalar hem uluslararası toplumda hem de kıta ülkeleri arasında gün geçtikçe hız kazanıyor. Kıta dışı ülkeler ile yapılan işbirliklerine ek olarak, kıta içi ülkeler arasında da kurulan ortaklıklarda son dönemde artış gözlemleniyor. Buna en büyük örnek olarak ise Bostvana ile Zimbabve arasında yapılan son anlaşma gösterilebilir. İki ülke arasında yapılan anlaşmaya göre; Bostvana hükümeti, Zimbabve’nin altyapı çalışmalarında kullanılması için ülke hükümetine 70 Milyon dolar borç tahsis edecektir. Anlaşma sonrası yapılan açıklamada; “ iki ülke arasında yapılan ve kısaca BİPPA (Bilateral İnvestment Promotion and Protection Agreement) olarak nitelendirilen anlaşma, Zimbabve hükümetine altyapı ve üretim tesislerinin geliştirilmesi adına 70 Milyon dolarlık bir fırsat verecektir. Bu durum karşılıklı ortaklıklar ve kalkınma için önemli bir adımdır.” ifadeleri kullanılmıştır.
Somali
Somali’de Afrika Birliği Barış Koruma Birlikleri ile isyancı gruplar arasında yaşanan çatışmalarda beş Afrika Birliği askerinin öldürüldü.(Associated Press)
Somali’nin Başkenti Mogadişu’da Afrika Birliği Barış Koruma Birlikleri ile isyancı gruplar arasında yaşanan çatışmalarda beş Afrika Birliği askerinin hayatını kaybettiği açıklandı. Bu bilgiye ek olarak, Somalili isyancıların elinde yine Afrika Birliği’ne bağlı ve çoğu Brundi’den gelen pek çok sayıda esir askerin bulunduğu belirtildi. Afrika Birliği askerleri ile isyancılar arasında yaşanan çatışmalar tüm hafta boyunca ara ara devam etmiş ve sorun bir türlü sonlandırılamamıştır. Çatışmanın temel sebebi ise; Afrika Birliği ile Somali Hükümeti’nin ortaklaşa yürüttüğü operasyonlarda, isyancıların hakim olduğu eski Savunma Bakanlığı binasını ele geçirmeleri olarak belirtilmiştir. İsyancılardan gelen açıklamalarda ise; Afrika Birliği ve Somali hükümeti bize saldırarak ağır kayıplar vermiştir. Kimse bizim hakim olduğumuz alanlara giremez. Eğer girerlerse sonuçlarına katlanırlar.” ifadeleri dikkat çekmiştir.
Libya’da devam etmekte olan ve Devlet Başkanı Muammer Kaddafi’nin devrilmesinin amaçlandığı gösteriler gün geçtikçe etkisini ve şiddetini artırmaya devam ediyor. Bu konuda yaşanan önemli gelişmelerin başında ise Kaddafi’nin dün yapmış olduğu konuşma geliyor. (AFP)
Hükümet karşıtı gösterilerin baş gösterdiği bir diğer ülke olan Libya’da, yaşanan olayların etkisi ve şiddeti gün geçtikçe artmaya devam ediyor. Muammer Kaddafi yönetiminin göstericilere karşı uyguladığı aşırı şiddet ise dikkat çekiyor. Dün ülkede yaşanan olaylarda göstericilere savaş uçaklarının ateş açması ve bunun sonucunda pek çok göstericinin hayatını kaybetmesi, uluslararası toplum tarafından kaygı ile izleniyor. Buna ek olarak ülkenin Bingazi şehrinden Başkent Trablusa gitmek üzere 5000 kişilik silahlı bir gösterici grubunun yola çıktığı haberleri ise ülke güvenliği için tehdit oluşturuyor. Kaddafi ise dün yaptığı konuşmada; “ Libya benim ülkemdir. Biz hiç bir yere gitmiyoruz. Gerekirse bu yolda şehit olmaya bile razıyız. Halkın taleplerini gözden geçirmemiz gerektiğinin farkındayız. Ancak bu durumun barışçıl yollardan yapılması herkes için en iyisidir. Kimse dış güçlerin oyununa gelmesin.” ifadelerini kullanmıştır. Bu haberlere ek olarak aralarında Türkiye’nin de bulunduğu, İtalya, ABD, Avusturya, Fransa gibi ülkelerin, Libya’dan vatandaşlarını transfer etme çalışmaları hız kazanmıştır.
Libya’da devam etmekte olan olaylara yönelik tepkiler gelmeye devam etmektedir. ABD’den gelen ve Libya halkını destekleyen açıklamalardan sonra, ülke hakkındaki bir diğer açıklama ise Birleşmiş Milletler’den geldi. (Reuters)
Libya’da meydana gelen halk hareketlerinin uluslararası toplumda aldığı tepki gün geçtikçe artmaya devam etmektedir. Dün ABD temsilcisi Hillary Clinton’un yapmış olduğu açıklamalardan sonra, bugün de Birleşmiş Milletler’den konu hakkında açıklamalar gelmiştir. Birleşmiş Milletler yetkilisi yaptığı açıklamada; “ Libya’da yaşanan olaylara uluslararası toplumun sessiz kalması olanaksızdır. Ülkede hükümetten taleplerini isteyen halkın susturulması için yasadışı yollara başvurulmaktadır. Özellikle dün göstericilerin üzerine savaş uçaklarının yollanması kabul edilemez bir davranıştır. Gözlemlerimiz doğrultusunda sivil halka karşı sistematik ve aşırı güç kullanılarak uygulanan bir sindirme politikasının mevcutolduğunu söyleyebiliriz.” ifadelerini kullanmıştır.
Sudan
Sudan’ın Darfur bölgesinde yaşanan olaylar zaman zaman etkisini göstermeye devam ediyor. Bu konuda yaşanan en son gelişme ise bölgede faaliyet gösteren ve Minni Minnavi’nin liderliğini yaptığı isyancı grubun, Sudan hükümetine yönelik yeni bir saldırı hazırlığında olduğudur. (Associated Pres)
Sudan’ın yaşanan çatışmalar ve yapılan katliamlar açısından en önemli bölgelerinden biri olan Darfur’da tansiyon zaman zaman artmaya devam ediyor. Bu konuda yaşanan en son gelişme ise; bölgede faaliyet gösteren ve liderliğini Mini Minnavi’nin yaptığı isyancı grubun, Sudan hükümetine yönelik yeni bir saldırı hazırlığında olmasıdır. Bu konuda endişeli olan ülkelerin başında ise Amerika Birleşik Devletleri gelmektedir. ABD yetkililerinden gelen açıklamalarda; “ Darfur’da faaliyet gösteren isyancı gruplar, Sudan hükümetine yönelik geniş çaplı bir eylem hazırlığındalar. Bu konuda endişelerimiz uluslararası toplum tarafından biliniyor. Bu konunun gündeme gelmesi ve gereken tedbirlerin alınması adına ihtiyaç duyulan çalışmaları yapmaktayız. Darfur bölgesinde yaşanan olayların sonlanması ve başka insanların ölümüne neden olmaması için elimizden geleni yapıyoruz.” ifadeleri dikkat çekmiştir.
Hükümet karşıtı gösterilerin Afrika Kıtası’ndaki son durağı olan Libya’da çatışmalar hız kesmiyor. Devlet Başkanı Muammer Kaddafi’nin göstericilere yönelik şiddet uygulamaları tüm dünyada yankı buluyor. (Reuters)
Afrika Kıtası’nda önce Tunus daha sonra Mısır ve Cezayir’de patlak veren hükümet karşıtı halk hareketlerinin sıçradığı bir diğer ülke de Libya’dır. Libya’da geçtiğimiz günlerde başlayan ve Devlet Başkanı Muammer Kaddafi’yi hedef alan gösteriler devam etmektedir. Tunus ve Mısır örneklerinden farklı olarak çok daha şiddetli geçen olaylarda ölenlerin sayısı 300 olarak belirtilirken, resmi olmayan kaynaklar ise bu sayının binlerle ifade edilebileceğini belirtmiştir. Kaddafi yönetiminin göstericilere karşı Afrika ülkelerinden getirdiği paralı askerleri kullanması tüm dünyada endişe uyandırmıştır. Buna ek olarak dün akşam saatlerinde açıklamalarda bulunan Kaddafi’nin oğlu Saif el-İslam; “ Burası Tunus veya Mısır değildir. Biz ülkemizden ayrılmayacağız. Libya’dan verilecek bir parça toprağımız bile yok. Bu durum bir iç savaşa neden olabilir.” ifadelerini kullanmıştır.
Libya’da meydana gelen olaylara ve yaşanan çatışmalara yönelik endişeler gün geçtikçe artmaktadır. Bu duruma en büyük örnek ise ABD’den gelen açıklamalardır. (AFP)
Afrika Kıtası’nda meydana gelen ve önce Tunus, Mısır, Cezayir ve daha sonra da Libya’yı etkisi altına alan hükümet karşıtı gösteriler tüm dünyanın gündemindeki yerini işgal etmeye devam ediyor. Kıta üzerinde önemli çıkarları bulunan bir diğer ülke olan ABD ise, bölgedeki gelişmeleri yakından takip ediyor. Tunus ve Mısır olaylarında halka destek verdiklerini açıkça belirten ABD’li yetkililer, Libya olayları için de açıklamalarda bulunmaktan geri kalmadılar. ABD adına konuşma yapan Hillary Clinton; “ Libya uzun süredir ABD’nin değerlerine aykırı bi biçimde yönetiliyordu. Kaddafi’nin uyguladığı baskıcı ve adaletsiz rejime karşı ABD’nin tavrını herkes biliyor. Ama artık bu adaletsizliğin ve kanlı rejimin sonlanma günüdür. Görünen odur ki; Ortadoğu ve Afrika halklarının anti-demokratik yönetimlere tahammülü kalmamıştır. Gelecek bu coğrafyada çok farklı olacaktır.” ifadelerini kullanmıştır.
Mısır’da yaşanan halk hareketleri sonucu ülkenin uzun süredir iktidarını elinde bulunduran Hüsnü Mübarek yönetiminin sonlanmasının ardından ülkede sular durulmuyor. Bu gün ülkede pek çok göstericinin katılacağı ve askeri yönetimden isteklerin belirtileceği bir miting düzenlenmesi bekleniyor. (CNN İnt.)
Mısır’da yaşanan halk hareketleri sonucu, ülkede Hüsnü Mübarek yönetimini devralan askeri yetkililere karşı halkın sabrı gün geçtikçe azalıyor. Gerekli görülen reformları henüz gerçekleştirmeyen ve ülke genelinde yapılan grevleri engelleyemeyen askeri yönetime karşı bu gün ülkede geniş katılımlı bir mitingin düzenlenmesi bekleniyor. Göstericilerden gelen açıklamalarda; “ Hüsnü Mübarek yönetiminin sonlandırılmasındaki en büyük amaç, ülkedeki yoksulluğun giderilerek halkın isteklerinin gerçekleştirilmesiydi. Ancak Mübarek sonrası oluşturulan askeri yönetim de bu anlamda gereken adımları atmamaktadır. Bu nedenle yönetimden isteklerin belirtileceği gösteriler bu gün itibariyle başlayacaktır.” Ifadeleri vurgulanmıştır. Buna ek olarak ülkede Cuma günü de geniş katılımlı gösterilerin yapılabileceği haberlerinin yayılması üzerine, askeri yetkililer ülkede güvenlik tedbirlerini artıracaklarını duyurdular.